Kadın sağlığı, üreme tıbbı ve genel sağlık konularında kapsamlı bir hizmet sunmaktayız. Bilgi ve birikimimizi kullanarak her hastanın benzersiz ihtiyaçlarına odaklanıyor, kişiselleştirilmiş çözümler üreterek sağlıklı bir yaşam için rehberlik ediyoruz.

Çalışma Saatlerimiz

Foto Galeri

Sağlıklı Bilgiler

Erkek İnfertilite Tedavisinde Yenilikler

İnfertilite vakaları analiz edildiğinde önemli bir oranda erkek faktörü dikkat çekmektedir. Erkek infertilitesinin analizi, kullanılan teşhis ve tedavi yöntemleri hızla ilerlemekte ve birçok çifte olumlu sonuçlar verilebilmektedir. Erkek faktörü değerlendirilirken temel analiz sperm örneğinin incelenmesidir. Sperm sayısı, hareket kabiliyeti, spermin dölleme yeteneği ve gerekli vakalarda genetik analizi önemlidir. Sayısal düşüklük, hareket oranı düşüklüğü yada tam hareketsizlik, şekil bozuklukları ve sperm örneğinde genetik olarak DNA kırıklarının yoğun olması infertilite nedenleridir. Günümüzde çevresel faktörler, çalışma şartlarında maruz kalınan birçok toksik madde, sigara, erkek yaşının ilerlemesi sperm kalitesini düşürmektedir.

Çocuk sahibi olamayan çiftlerin %50 sinde sorun erkekten kaynaklanmaktadır. 1990 li yılların başlarına kadar etkin bir tedavisi olmayan birçok erkek kısırlığı vakasında tüpbebek tedavisinde mikroenjeksiyon uygulaması ile bir devrim yaşanmış ve daha önce çocuk sahibi olmasına imkansız gözü ile bakılan pek çok erkek baba olabilmiştir. Çok ciddi sperm azlığı olan vakalar klasik tüp bebek tedavisi ile tedavi edilemez iken, mikroenjeksiyon tekniği ile tek tek spermler yumurta içine enjekte edilerek dölleme sağlanmış ve bu sayede şiddetli sperm azlığı olan vakalar ve hiç sperm olmayan yani azospermi dediğimiz vakalarda da olumlu sonuçlar alınmaya başlanmıştır.

İLAÇ TEDAVİSİ

Erkek kısırlığında ilaç tedavisinin yeri yıllardır tartışılıyor. Erkek kısırlığının beyinden salgılanan ve yumurtalıkta sperm yapımını uyaran hormonlarının yetersizliğine bağlı olduğu durumların (hipogonadotropik hipogonadizm)  dışında ilaç tedavileri placebo ile karşılaştırıldığında üstün görünmüyor. Erkek kısırlığının büyük çoğunluğunda neden belli olmadığı için nedene yönelik tedavi de maalesef yapılamıyor. Sigara içen erkeklerde sigaranın kesilmesi ya da azaltılması ve beraberinde antioksidan vitaminlerin kullanılması faydalı olmaktadır. Spermin genetik kalitesi uygun dozda uygulanan antioksidan tedaviler ile artmaktadır. Bazı vakalarda da sperm hareketini artıran ilaçlar faydalı olabilmektedir. Seçilmiş azospermi vakalarında üroloji grubu ile karar verilerek TESE işlemi öncesi belirli süre düşük doz hormon iğneleri ve vitaminler daha olumlu sonuç alınmasına yardımcı olmaktadır.

VARİKOSEL TEDAVİSİ

Varikosel; testislerden yani erkek yumurtalıklarından kirli kanı toplayan damarların genişlemesine verilen isimdir ve yıllardır erkek kısırlığından sorumlu tutulmuştur. Hangi mekanizma ile kısırlığa neden olduğu ise çok varsayımlar olmasına rağmen tam olarak belli değildir.   Elle hissedilen ve gözle görülebilen varikosellerin özellikle de sperm parametreleri bozuk genç erkeklerde cerrahi olarak tedavi edilmesi önerilmekle birlikte bu tedavinin etkinliğini kanıtlayacak çalışma yoktur. Kısır olan erkeklerde varikosel tedavisinin etkin olduğunu gösteren çalışmaların varlığının yanı sıra etkin olmadığını gösteren de pek çok çalışma bulunmaktadır. Burada Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanları ve Ürologlar arasında görüş ayrılığı olduğunu söylemeliyim. Literatürde yer alan aynı veriler bu iki disiplin tarafından farkı olarak yorumlanmaktadır. Ürologlar varikosel tedavisine daha sıcak bakmakla birlikte Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları – infertilite ile ilgilenenler genellikle tedavi önermemektedir. Fakat vakaya göre ayrıntılı analiz ile ekip çalışması olarak ürolog ve kadın doğum uzmanı birlikte karar vermeli ve fayda görüleceği düşünülüyor ise gerekli vakalara cerrahi işlem uygulanmalıdır. Her vakada bilinçsiz cerrahi uygun değidir, bu şekilde uygulamalarda fayda yerine zarar görülebilir. Doppler ile saptanmış subklinik varikosellerin kısırlığı gidermek amacı ile cerrahi olarak tedavisinin etkin olmadığı ise hem Kadın Hastalıkları hem de Üroloji uzmanları tarafından kabul edilmektedir. 

IMSI

Şiddetli erkek faktörü olan infertil çiftlerde uygulamaya giren son derece etkin olan bir yöntemdir. Bu yöntem yeni bir tekniktir ve IMSI mikroskobu olan ve bu konuda eğitim almış kişiler tarafından uygulanmaktadır. Yeni olmasının yanında sonuçları net şekilde değerlendirilmiş ve etkinliği kanıtlanmıştır. Mikroenjeksiyon işleminde kullanılacak spermin en ileri teknolojik imkanlar ile binlerce kat büyütülerek incelenmesini ve böylelikle en iyi spermin seçilmesini sağlamaktadır. Bu işlem için özellikli bir mikroskop kullanılmaktadır.

Mikroenjeksiyon işleminde her bir olgun kadın yumurtası bir adet sperm ile döllenmektedir. Embriyo kalitesini belirleyen yumurta ve sperm kalitesidir. Döllemede kullanılacak spermin seçimi de hayati önemlidir. Eğer sperm dölleme kapasitesi en iyi olan ve genetik olarak en kaliteli sperm seçilirse işlemde döllenme oranı yüksek, embriyo kalitesi yüksek, gebelik oranı yüksek ve gebelik kaybı oranı düşük olmaktadır.

Şiddetli sperm sorunu olan, tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı olan vakalarda IMSI kullanılmaktadır. Normal mikroenjeksiyon sisteminde sperm 100 ila 400 kat büyütülerek seçilmektedir. Büyük büyütmeli mikroenjeksiyon yani IMSI’de spermler 1600 ila 7000 kata kadar büyütülebilmekte son derece titiz ve sperm başındaki bazı özellikler detayla incelenerek seçilmekte ve mikroenjeksiyon için kullanılmaktadır.

Polarizan mikroskop yardımı ile sperm seçilmesi

Yeni bir diğer teknik olarak; mikroenjeksiyon esnasında spermin polarizan mikroskop altında incelenip baş kısmındaki parlaklığa ve çift kırılmaya  göre değerlendirilerek seçilmesidir. Son çalışmalarda morfolojisi normal olan spermlerde daha yüksek oranda parlaklık saptanmıştır. Gerekli vakalarda, uygun altyapıda, bilinçli olarak uygulandığı zaman gebelik oranını artıran bir tekniktir.

Azospermi vakalarında  kök hücre tedavisi varmıdır?

Kök hücreler embriyo aşamasında henüz diferansiye olmamış ve vücuttaki tüm hücre ve dokuları oluşturabilecek ilkel hücrelerdir. Bu hücreler daha sonra diferansiye olurlar yani bir hücre grubunu oluşturacak şekilde özelleşirler. Dokuya çok özel kök hücreler yalnızca bir hücre grubunu oluşturacak şekilde değişim geçirirler. Menisinde hiç sperm olmayan yani azospermi vakalarında yapılan cerrahi sperm arama işleminde olgun sperm yoksa bu günün bilgileri ışığında yapılacak herhangi bir şey olmadığı kabul edilmektedir. Diğer dokulardan alınan hücrelerin dediferansiasyonu (özel hücre halinden tekrar ilkel hücre haline dönüştürülmesi) laboratuvar ortamında başarılmış ve sperm ya da sperm benzeri yapılar oluşturulmuştur. Farelerde yapılan deneylerde klonlanmış olan bu spermler ile döllenme sağlanmış ve yavru elde edilmiştir. Ancak bu yavrularda halen önemli sorunlar vardır ve deneylerin insanlara aktarılması için henüz zaman gelmemiştir. İnsanlarda başarılı olup olmayacağı ise bilinmemektedir. Kök hücre tedavisi gelecek için  umut vaat eden ancak kullanıma henüz tam olarak girmemiştir.

Comments are closed